Anasayfa
Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, Avrupa Koleji Çekmeköy Kampüsü Açılış Törenine Katıldı:
Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, genç ve dinamik nüfusu Türkiye için bir fırsata dönüştürmenin yollarından birinin, nitelikli ve yaygın mesleki eğitim olduğunu vurguladı.
Bakan Çubukçu, "Biliyoruz ki,girişimcilik ruhunu ve mesleki eğitimi geliştirdiğimiz ölçüde Türkiye kalkınacak ve ülkemizin en önemli sorunlarından biri olan işsizliğe çare bulmuş olacağız" dedi.Avrupa Koleji Çekmeköy Kampüsü'nün açılış töreninde konuşma yapan Bakan Çubukçu, ilk ve ortaöğretimde eğitimin çıtasını yükselten çalışmalarda bulunan Avrupa Eğitim Vakfı'nın, şimdi de Türkiye'nin en önemli ihtiyaçlarından biri olan mesleki eğitime el attığını söyledi. Bakan Çubukçu, dünya ekonomisi ve teknolojideki hızlı değişim ve gelişmeler karşısında sürdürülebilir kalkınmanın sağlanması ve rekabet edebilmenin yegane koşulunun, bilgi sahibi, rekabet gücü yüksek, mesleki donanıma sahip teknik eğitimden geçtiğini ifade etti. Ülkelerin gelişmesi ve kalkınmasında, sanayileşmenin temel unsuru olan bilgi, beceri ve iş alışkanlıklarına sahip, yüksek verimi gerçekleştirecek nitelikli insan gücünün yetiştirilmesinin ancak mesleki ve teknik eğitimle mümkün olduğunu vurgulayan Bakan Çubukçu, '' Teknoloji ne kadar ilerlerse ilerlesin, sonuçta bilgiyi teknolojiye ve teknolojiyi de üretimin emrine verecek olan insan gücüdür'' dedi. Bakan Çubukçu, Türkiye'deki öğrenci sayısının birçok Avrupa ülkesinin toplam nüfusunun üzerinde olduğunu dile getirerek, ''Okul öncesinden üniversiteye 21 milyonu aşkın öğrenci sayımız, bizim en önemli zenginliğimizi oluşturuyor. Elbette bu genç ve dinamik nüfusu Türkiye için bir fırsata dönüştürmenin yollarından biri, nitelikli ve yaygın mesleki eğitimdir. Çünkü biliyoruz ki, girişimcilik ruhunu ve mesleki eğitimi geliştirdiğimiz ölçüde Türkiye kalkınacak ve ülkemizin en önemli sorunlarından biri olan işsizliğe çare bulmuş olacağız'' diye konuştu.
Bakan Çubukçu, 2002'den 2010 yılına kadar olan dönemde, başta kız çocuklarının eğitimi olmak üzere, okullaşma oranı ve engelli çocukların eğitimi konularında dezavantajlı kesimlerin de yararlanacağı şekilde eğitim ve öğretimin planlandığını kaydetti. Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, bugün gelinen noktada engelli çocukların yüzde 90'ın üzerinde eğitim alabilir hale geldiğini, zorunlu eğitimde okullaşma oranının yüzde 99'a ulaştığını, tüm bu rakamlarla AB'ye çoktan girildiğini söyledi. Milli Eğitim Bakanlığı'nın amacının okul öncesi ve mesleki eğitimin güçlendirilmesi olduğunu vurgulayan Bakan Çubukçu, bu kapsamda, Türkiye'de son yıllarda mesleki ve teknik eğitimde çok önemli bir değişim ve sıçrama yaşandığının altını çizdi. Bakan Çubukçu, ''Mesleki eğitimin önemine ilişkin bir farkındalık ve bilincin de geçmişe oranla daha fazla geliştiğini, ama bu konuda hala çaba göstermemiz gerektiğini de belirtmek isterim'' şeklinde konuştu. 8 yıllık sürede, 76 olan üniversite sayısının 154'e çıktığını aktaran Bakan Çubukçu, Türkiye'deki üniversiteler bünyesinde 667 meslek yüksekokulu bulunduğunu, bunların 618'inin devlet, 49'unun ise vakıf üniversiteleri bünyesinde olduğu söyledi. Bakan Çubukçu, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Ümit ediyorum ki bu okulumuz da önümüzdeki yıllarda gençlerimize başka alanlarda da alt yapısını güçlendirerek yeni fırsatlar sunacak. Ayrıca, bu tür çaba ve fırsatların, meslek yüksekokullarının hak ettiği saygıyı ve ilgiyi görmesine de katkı sağlayacağını düşünüyorum. Meslek yüksekokulları, bilgi ve beceri kazanmanın yanında, bir meslek sahibi olma, iş bulma, girişimcilik ruhu ve yüksek gelir sağlama gibi önemli kazanımlar için gençlerimize bir fırsat penceresi sunuyor. Günümüzde meslek yüksekokullarından mezun olanların işsizlik oranları çok daha düşüktür.'' Eğitim sistemi içinde mesleki eğitimin payının son 8 yılda yüzde 28'den yüzde 45,06'ya çıkarıldığını ifade eden Bakan Çubukçu, Türkiye'nin en önemli ve öncelikli gündem maddesi olan işsizliğin azaltılması ve nitelikli eleman ihtiyacının karşılanması noktasında hükümet olarak bütün kaynakları seferber ettiklerini söyledi. Bakan Çubukçu, mesleki ve teknik eğitimde temel önceliklerin, fiziki altyapının iyileştirilmesi, kalitenin yükseltilmesi ve eğitime erişimin artırılması olduğunu belrterek, ''Mesleki ve teknik eğitimin, hızla değişen teknolojik bilgi, üretim yöntemleri ve iş hayatındaki gelişmelerle dinamik bir yapı sergilediği de göz önüne alındığında, bu yenilenmeyi sürekli kılmak aynı oranda sistemli ve sürekli bir çabayı da gerekli kılmaktadır. Mesleki ve teknik eğitime yapılan yatırım, bu alandaki hızlı değişmeler de dikkate alındığında devletin imkanlarıyla gerçekleşemeyecek kadar pahalıdır ve devletle özel sektör arasında güçlü bir işbirliğini gerektirmektedir'' diye konuştu. Bakan Nimet Çubukçu, mesleki ve teknik eğitimin daha esnek, ülkenin ihtiyaç ve beklentileri doğrultusunda kendini sürekli geliştiren, geçişkenliğe imkan sağlayan yeni bir yapıya kavuşması sürecinde özel sektörün daha fazla katkı yapması gerektiğini vurguladı.
Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, genç ve dinamik nüfusu Türkiye için bir fırsata dönüştürmenin yollarından birinin, nitelikli ve yaygın mesleki eğitim olduğunu vurguladı.
Bakan Çubukçu, "Biliyoruz ki,girişimcilik ruhunu ve mesleki eğitimi geliştirdiğimiz ölçüde Türkiye kalkınacak ve ülkemizin en önemli sorunlarından biri olan işsizliğe çare bulmuş olacağız" dedi.Avrupa Koleji Çekmeköy Kampüsü'nün açılış töreninde konuşma yapan Bakan Çubukçu, ilk ve ortaöğretimde eğitimin çıtasını yükselten çalışmalarda bulunan Avrupa Eğitim Vakfı'nın, şimdi de Türkiye'nin en önemli ihtiyaçlarından biri olan mesleki eğitime el attığını söyledi. Bakan Çubukçu, dünya ekonomisi ve teknolojideki hızlı değişim ve gelişmeler karşısında sürdürülebilir kalkınmanın sağlanması ve rekabet edebilmenin yegane koşulunun, bilgi sahibi, rekabet gücü yüksek, mesleki donanıma sahip teknik eğitimden geçtiğini ifade etti. Ülkelerin gelişmesi ve kalkınmasında, sanayileşmenin temel unsuru olan bilgi, beceri ve iş alışkanlıklarına sahip, yüksek verimi gerçekleştirecek nitelikli insan gücünün yetiştirilmesinin ancak mesleki ve teknik eğitimle mümkün olduğunu vurgulayan Bakan Çubukçu, '' Teknoloji ne kadar ilerlerse ilerlesin, sonuçta bilgiyi teknolojiye ve teknolojiyi de üretimin emrine verecek olan insan gücüdür'' dedi. Bakan Çubukçu, Türkiye'deki öğrenci sayısının birçok Avrupa ülkesinin toplam nüfusunun üzerinde olduğunu dile getirerek, ''Okul öncesinden üniversiteye 21 milyonu aşkın öğrenci sayımız, bizim en önemli zenginliğimizi oluşturuyor. Elbette bu genç ve dinamik nüfusu Türkiye için bir fırsata dönüştürmenin yollarından biri, nitelikli ve yaygın mesleki eğitimdir. Çünkü biliyoruz ki, girişimcilik ruhunu ve mesleki eğitimi geliştirdiğimiz ölçüde Türkiye kalkınacak ve ülkemizin en önemli sorunlarından biri olan işsizliğe çare bulmuş olacağız'' diye konuştu.
Bakan Çubukçu, 2002'den 2010 yılına kadar olan dönemde, başta kız çocuklarının eğitimi olmak üzere, okullaşma oranı ve engelli çocukların eğitimi konularında dezavantajlı kesimlerin de yararlanacağı şekilde eğitim ve öğretimin planlandığını kaydetti. Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, bugün gelinen noktada engelli çocukların yüzde 90'ın üzerinde eğitim alabilir hale geldiğini, zorunlu eğitimde okullaşma oranının yüzde 99'a ulaştığını, tüm bu rakamlarla AB'ye çoktan girildiğini söyledi. Milli Eğitim Bakanlığı'nın amacının okul öncesi ve mesleki eğitimin güçlendirilmesi olduğunu vurgulayan Bakan Çubukçu, bu kapsamda, Türkiye'de son yıllarda mesleki ve teknik eğitimde çok önemli bir değişim ve sıçrama yaşandığının altını çizdi. Bakan Çubukçu, ''Mesleki eğitimin önemine ilişkin bir farkındalık ve bilincin de geçmişe oranla daha fazla geliştiğini, ama bu konuda hala çaba göstermemiz gerektiğini de belirtmek isterim'' şeklinde konuştu. 8 yıllık sürede, 76 olan üniversite sayısının 154'e çıktığını aktaran Bakan Çubukçu, Türkiye'deki üniversiteler bünyesinde 667 meslek yüksekokulu bulunduğunu, bunların 618'inin devlet, 49'unun ise vakıf üniversiteleri bünyesinde olduğu söyledi. Bakan Çubukçu, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Ümit ediyorum ki bu okulumuz da önümüzdeki yıllarda gençlerimize başka alanlarda da alt yapısını güçlendirerek yeni fırsatlar sunacak. Ayrıca, bu tür çaba ve fırsatların, meslek yüksekokullarının hak ettiği saygıyı ve ilgiyi görmesine de katkı sağlayacağını düşünüyorum. Meslek yüksekokulları, bilgi ve beceri kazanmanın yanında, bir meslek sahibi olma, iş bulma, girişimcilik ruhu ve yüksek gelir sağlama gibi önemli kazanımlar için gençlerimize bir fırsat penceresi sunuyor. Günümüzde meslek yüksekokullarından mezun olanların işsizlik oranları çok daha düşüktür.'' Eğitim sistemi içinde mesleki eğitimin payının son 8 yılda yüzde 28'den yüzde 45,06'ya çıkarıldığını ifade eden Bakan Çubukçu, Türkiye'nin en önemli ve öncelikli gündem maddesi olan işsizliğin azaltılması ve nitelikli eleman ihtiyacının karşılanması noktasında hükümet olarak bütün kaynakları seferber ettiklerini söyledi. Bakan Çubukçu, mesleki ve teknik eğitimde temel önceliklerin, fiziki altyapının iyileştirilmesi, kalitenin yükseltilmesi ve eğitime erişimin artırılması olduğunu belrterek, ''Mesleki ve teknik eğitimin, hızla değişen teknolojik bilgi, üretim yöntemleri ve iş hayatındaki gelişmelerle dinamik bir yapı sergilediği de göz önüne alındığında, bu yenilenmeyi sürekli kılmak aynı oranda sistemli ve sürekli bir çabayı da gerekli kılmaktadır. Mesleki ve teknik eğitime yapılan yatırım, bu alandaki hızlı değişmeler de dikkate alındığında devletin imkanlarıyla gerçekleşemeyecek kadar pahalıdır ve devletle özel sektör arasında güçlü bir işbirliğini gerektirmektedir'' diye konuştu. Bakan Nimet Çubukçu, mesleki ve teknik eğitimin daha esnek, ülkenin ihtiyaç ve beklentileri doğrultusunda kendini sürekli geliştiren, geçişkenliğe imkan sağlayan yeni bir yapıya kavuşması sürecinde özel sektörün daha fazla katkı yapması gerektiğini vurguladı.
