Milli Eğitim Bakanlığı’nın önümüzdeki iki yıl içinde okul öncesi eğitimde yüzde 100'e ulaşmayı hedeflediğini ifade eden Bakan Çubukçu, "32 ilde yaptığımız pilot uygulama ile bu illerde okullaşma oranını yüzde 93,1'e çıkarttık. Zorunlu il sayısını bu yıl 57’ye çıkartıyoruz. 2012-2013 eğitim-öğretim yılına kadar kademeli olarak okul öncesi eğitim 81 ilde zorunlu olacak. Böylece yüzde 100 okullaşma hedefi gerçekleştirilecek" dedi.Türkiye'de daha çok 48-72 ay arasındaki çocukların okul öncesi eğitimden yararlandıklarına dikkat çeken Bakan Çubukçu, 2001-2002 eğitim öğretim yılında 11 bin 287 olan okul öncesi eğitim okul ve kurum sayısının bu yıl 26 bin 681'e ulaştığını, aynı dönemde okul öncesi eğitimi alan çocuk sayısının da 289 binden 980 bine çıktığını kaydetti.NİTELİKLİ İŞ GÜCÜ İMKANIOkul öncesi eğitimde okullaşma, araç-gereç ve alt yapı imkanları kadar, öğretmenlerin de nicelik ve niteliklerinin önemli olduğuna dikkat çeken Bakan Çubukçu, "Şubat 2009'da alınan kararla okul öncesi eğitim için atanacak öğretmenlerin dört yıllık eğitim fakültelerinin ilgili bölümlerinden mezun olmaları şartı getirilmiştir" bilgisini verdi. Bakan Çubukçu, geçen yıl en fazla öğretmen atamasının okul öncesi eğitim bölümüne yapıldığını belirterek, "14 bin küsur civarında öğretmeni bir defada okul öncesi eğitim için atadık. Bugün geldiğimiz bu noktada hem öğretmen yetiştirmede, hem de fiziki altyapının hazırlanması konusunda çok hızlı ilerleme kaydetmiş bulunuyoruz. Kalkınma planlarında yer alan takvimden daha hızlı bir şekilde hedefimize yaklaşıyoruz" dedi.Nitelikli iş gücü açısından da konunun önemli olduğuna değinen Bakan Çubukçu, bireylerin istihdama katılma imkanlarının okul öncesi eğitime dahil olanlarda daha fazla olduğunu ifade etti. Vasıflı iş gücü oluşmasına okul öncesi eğitim büyük katkı sağladığını belirten Milli Eğitim Bakanı Çubukçu, program çerçevesinde çocuk merkezli, esnek ve öğretmenin özgür olduğu, aile katılımına açık olan, çok yönlü değerlendirme imkanlarının sağlandığı, yaratıcı bireylerin yetiştirilmesinin hedeflendiği bir yapılanmanın amaçlandığını kaydetti.0-5 YAŞ ARASI YABANCI DİL İÇİN EN VERİMLİ DÖNEMErken dönemde yabancı dil öğrenmenin önemine dikkat çeken Bakan Çubukçu, bir bebeğin doğduğu anda çevresindeki bütün dilleri öğrenmeye hazır olduğunu vurguladı. Çocukların beyinlerinin sekiz yaşına kadar dilin her ayrıntısını algılamak üzere programlandığını kaydeden Bakan Çubukçu, en iyi yabancı dil öğrenme yaşının da 0-5 yaş arası olduğunu belirterek, “Erken yaşta öğrenilen yabancı diller çocukların matematik ve sosyal bilgiler gibi derslerde başarını artırıyor.” dedi.Türkiye’nin okul öncesi eğitim konusundaki hedefini çok hızlı bir şekilde yakaladığını söyleyen Bakan Çubukçu, “Okul öncesi eğitim zorunlu olmadığı için daha çok çalışan annelerin çocuklarını bıraktığı yer olarak algılanıyor. Aslında öncelikle toplumsal farkındalığın arttırılmasının çok önemli olduğunu düşünüyorum. Bu yöndeki kampanyalar da çok başarılı oldu. Çünkü Türkiye’nin en ücra köşelerine gittiğimizde bile bizden okul öncesi eğitim, anaokulu talebinde bulunuyorlar. Demek ki toplum bunun farkına vardı” dedi. TOPLANTIYA 124 ÜLKE KATILDIİki gün süren uluslararası toplantıda 124 ülkeden binin üzerinde katılımcı yer aldı. Devlet ve hükümet başkanları, milli eğitim bakanları, uzmanlar, sivil toplum temsilcilerinin yer aldığı konferans çerçevesinde 2015 perspektifi ile uluslararası eğitim alanında yapılacak çalışmalar ve eğitim modelleri ile ilgili de müzakereler yapıldı.
Konferansa, UNESCO Genel Direktörü İrina Bokova, Rusya Eğitim ve Bilim Bakanı Andrey Fursenko, UNESCO Elçisi Mehriban Aliyeva, Moskova Belediye Başkanı Yuri Lujkov ve UNESCO İcra Konseyi Başkanı Eleonora Mitrofanova da katıldı.